Nasıl ki Resim Sanatında natürmort varsa Fotoğraf Dünyasında da durgun yaşam anlamına gelen Still life fotograflar vardır. Konusu insanların genelde gözünün önünde olan sıradan nesnelerdir.
Still Life Kompozisyonlarında ki Püf Noktalar ;
Nesneleri birleştirirken estetik seçiciliğizi ön planda tutarak konuyu birleştirmek oldukça önemlidir.
Konuyu , nesneyi ,mesajı veya buna bağlı ışık ,fon ve çekim açılarını bir kağıda eskiz çizerek not alabilirsiniz.
Still life fotoğrafta izleyici konudan çok fotoğrafçının kim olduğuyla da ilgilenmektedir. Ortaya çıkan fotoğraf sonuçta asla sadece nesnel olarak nitelendirilemez.
PORTRE ÇEKİMİ NASIL YAPILMALI?
Portre fotoğrafları yüz ve modelin ifadesinin baskın olduğu bir fotoğraf türüdür. Modelin içinde bulunduğu duygu durumunu yansıtan fotoğraflardır. Modelin doğal ve içten yaşadığı duygu durumunu doğru yansıtabilmek için birçok açıdan fazlaca fotoğraf çekilebilir.
ÇEKİM AÇISI
Portre fotoğrafı çekilirken model ile göz hizasından çekim yapmak aynı zamanda izleyiciyi ilede göz teması kurmak olarak düşünülebilir. Modelin her zaman gözüne netleme yapmak size doğru netlikte fotoğrafı verecektir.
MODELİN BAKIŞ YÖNÜ
Modelin baktığı yön,yansıtılmak istenen atmosferi etkiler. Modeli doğrudan kameraya baktırarak yapılan çekimler, izleyici ile de doğrudan bir iletişim kurmanızı sağlayacaktır. Ardından farklı açılara baktırıp çektiğiniz fotoğraflarla kıyas yapabilirsiniz. Eğer izleyicilerde merak uyandırmak veya farklı düşüncelere yönlendirmek istiyorsanız modelin farklı yönlere bakmasını sağlayarak yeni çekimlere yapabilirsiniz.
ARKAPLAN VE KOMPOZİSYON
Portre fotoğraflarında ana duyguyu ön plana çıkarabilmek için kalabalıktansa daha sade arkaplanlar kullanabilirsiniz. Kalabalık ve göz yoran arka planları kimi zaman kaldırmak zor olsa da dış çekimlerde kısık diyaframla arka planı fluya düşürerek de güzel portre fotoğrafları çekebilirsiniz. Modelin baş ve omuzları içine alan bir kompozisyon yerine, örneğin gözlerine odaklanarak çekim yapmayı deneyin. Ayrıca altın noktalar ile kesim kurallarına uyarak bakış-baş boşluğunu ayarlayarak estetik bir kadraj elde edebilirsiniz. Portreyi çene altından veya boyun yarısından kesip kadrajı boğmak yerine omuzlara kadar çekerek doğru kadrajda fresh bir sonuç yakalayabilirsiniz.
IŞIK
Işık fotoğrafın tarzına doğrudan etki ettiği için öncelikle modelin ruh haline uygun bir setup kurmanız gerekir. Bir çok tarda ışık kullanabileceğiniz gibi stüdyo ortamında hesap yaparken softboxlarınızın da türünü ve işlevini iyi bilecek ona göre bir çalışma yapmanız gerekir. Bazen karanlıkta bir mum ışığıyla çalışırken bazende stüdyo ortamında gölge odaklı portre çekimler yapabilirsiniz. Portre fotoğraflarında en az iki ışık kullanmak gerekir. Özellikle yakın portre çekimlerinde yüzdeki detayları ortaya çıkarmak için ve belirginliği arttırmak için yanal ışık kullanılabilir. Ancak sert ve tepeden gelen ışık yüz hatlarını değiştirebilecek olumsuz gölgeler oluşturabilir. Flashlı çekimlerde sert ışıkların istenmeyen gölgeler oluşturmasını çeşitli difüzörler kullanarak engelleyebilirsiniz.
Sert gelen flashları tavana veya modeli görmeyen duvara çevirerek ışığın difüz etmesini sağlayabilir. Tavandan seken ışığı model üzerinde verimli kullanabilirsiniz. Ayrıca elinizde olan tepeflashlarınızı gövdeden bağımsız kullanmanızda mümkündür. Bunun için çeşitli flash tetikleyicileri kullanabilirsiniz. Işık kullanımında dolgu ışığı, saç ışığı ve ana ışık kaynağınızı tercih edip ayarladıktan sonra modeli fona çok yaklaştırmadan göz yormayan fotoğraflar üretebilirsiniz. Model ile arkaplan arasında en az 1 metre boşluk bırakılması gerekir. Yapay ışıkta modelle arkaplan arasından verilecek bir ışık modelin gölgesinin arkaplana düşmesini engelleyecektir.
Dış mekan portre çekimlerinde reflektör ve dolgu ışığı kullanmanız gerekebilir.
UZAKTAN ÇEKİM
Makineyi modelden uzak tutun ve odak uzunluğunuzu arttırın. Örneğin modelin çok yakınından 35mm odak uzunluğu ile bir fotoğraf çekmek yerine, 7 metre uzağına gidip 135mm odak uzunluğu objektifle çekim yapmanız daha iyi sonuçlar almanızı sağlayacaktır.
OBJEKTİF SEÇİMİ
Portre de kişiliği yansıtan karakteristik yapının objektif problemleriyle bozulması gerekir. Burun çıkıntısının belirginliğini azaltmak için uzun odak uzaklığına sahip objektifler kullanabilirsiniz. Yüz uzuvlarının birbiriyle uyumlu olmasını istiyorsanız, geniş açılı bir objektif yerine 85mm ve üstü objektiflerle çekim yapabilirsiniz.
Kısa tele objektifler (85 ve 200 mm arası) portre fotoğrafçılığın da iyi sonuçlar almanızı sağlayacaktır. Bu rakamlar 35mm’lik sistem için geçerlidir. Geniş açılı objektifler yakın çekimlerde perspektif bozulmalarına yol açacağı için farklı tarzda sonuçlar çıkmasını sağlayacaktır.
Dijital görüntü ; Piksellerin (Renk kareleri) bir araya gelip oluşturduğu görüntülere dijital görüntü denir.
Dijital görüntü üzerinde görüntü algılayıcı pikseller ve farklı bir çok katman bulunur. Görüntü sensörü objektiften yansıyan görüntüyü fotosit denilen milyonlarca diyot yardımıyla sayısal veriye dönüştürür. Bu diyotların her biri bir piksel karesine denk gelir. Kullandığımız sensörler RGB renk formatındadırlar. RG,BG,RG,RG,BG şeklinde veya değişik kombinasyonlarda dizilirler. Yeşil renk piksellerinin fazla olması sebebiyle sensörler genelde yeşil renkte görünürler. Kırmızı ,Yeşil ve mavi renklerinde olan renk filtrelerinin her biri, 256 farklı renk tonuna sahiptir.Her piksel komşusu olan diğer pikselleri de göz önünde bulundurarak 16,7 milyon farklı renk tonundan birini kaydeder ve görüntünün tamamının oluşmasını sağlar.
Algılayıcılar da yaygın olarak CMOS ve CCD teknolojileri kullanılır. Bunların dışında X3 ismiyle bilinen Foveon’un ürettiği Sigma DSLR makinelerde farklı bir teknoloji daha kullanılmaktadır.
Sensör Boyutları ; Makinaların sahip olduğu sensör boyutları değişkenlik gösterse de belli başlı olarak Full Frame (Tam kare), APS-C (1.5x veya 1.6x kroplu), 1”CX (2.7 çarpanlı), Four Thirds (2x çarpanlı) gibi 3-4 çeşit sensör boyutu vardır.
Fotoğrafın 50mm ile çekildiğini düşünelim. Full Frame sensöre sahip bir kamerada mavi çerçeveli kısım kadar bir alanı fotoğraflayabilirken kroplu yani APS-C sensöre sahip bir gövde ile çekim yapıldığında sarı çerçevenin içerisindeki kadar bir alanı görüp fotoğraflamak mümkün oluyor. Objektif değişmediği halde görülebilen alanın azalmış olması normalde daha dar açılı bir objektif kullanılarak çekilmiş gibi görünmesine neden oluyor. İşte bu duruma krop çarpan faktörü deniliyor. Full frame sensör ile 50mm olan odak uzaklığı APS-C sensörde 50mm x1.5 = 75mm oluyor. Yani kroplu sensördeki 50mm objektif ile alınan görüntü Full frame sensörde 75mm objektif ile alınan görüntüyle aynı oluyor. Bursa ürün fotografçılığı alanında biz orta format makina kullanarak durumu farklı bir boyuta taşımaya çalışıyoruz.